Girişimcilik ve franchising son zamanların en çok konuşlan konularından biri. Özellikle de iş dünyası bu iki kavramı sık sık gündeme getirir. Hem girişimcilik hem de franchising konusunda ciddi tartışmalar yapılır. Şimdi her iki konuyu daha yakından inceleyebilmek için tanımlarına bir göz atalım.
Marka, markalaşma ve marka yönetimi ticaretin en önemli kısımlarından birini oluşturur. Özellikle de daha çok dijital hayatın öne çıktığı bu dönemde markalaşmanın önemi daha da arttı. Markalaşmayı ise iyi bir yönetim ile elde etmek mümkün. Markalaşma sadece şirkete bir şeyler katmaz. Markanın ciddi manada markalaşması için fizibilite çalışması doğru yapılmalıdır. Müşterinin gözünde de marka değer kazanmalıdır. Marka olabilmenin ve markalaşmanın asıl gayesi müşteridir. Kullanıcı denemeyi sayesinde markanın değeri anlaşılmaktadır.
Marka tanımı şirketlerin üzerinde titizlikle durduğu bir konudur. Şirketin tanınması için markalaşma son derece önemli sayılır. Günümüzde markalaşmanın önemi daha da anlam kazanmıştır. Dijital alanın oluşması iş sahasını genişletmiştir. Bu süreçte en fazla markalaşma ön plana çıkmıştır. İnsanların markaya olan takıntısı ve markaya olan güveni her şeyin önüne geçmiştir.
Marka haline gelen şirketler insanların gözünde git gide değerlenmiştir. Peki marka nedir? Markayı ne olarak görebiliriz? Marka eşittir kalite mi? Marka tescili ve daha fazlası bu yazı da yer almaktadır.
Bir fikriniz mi var ya da bir buluş, icat mı yaptınız? Peki bunun sadece size mi ait olduğunu mu düşünüyorsunuz? Yoksa başkaları da sizin düşündüğünüzü düşünüyor mu? Orijinal bir fikir ortaya atmak kolay mı?
Orijinal ve kimseye ait olmayan bir fikir ortaya çıkarmak yetmez. Dünyada birçok insan sadece her gün onlarca yeni fikir ortaya çıkarıyor. Kimi insanlar çıkardığı fikri koruma altına alıyor. Kimi ise fikrini başkalarına satıyor. Evet, fikrin ortaya çıkması kadar korunması ve tescil edilmesi de bir o kadar önemlidir. İşte tamda bu noktada patent kavramı devreye giriyor.
Girişimcilik insanın ruhunda olması lazım. Her insan girişimci olamayabilir. Herkesin meziyeti bir değildir. Ancak bir işi de ne kadar zorlar ve peşini bırakmazsanız bir sonuca doğru ilerlersiniz. Kadın girişimciler son zamanların en ilginç başarılarına imza atan bireyler olarak ön plana çıkıyor. Son yıllarda toplumda kadın girişimci furyası büyüyüp gidiyor. Ev hanımlığından terfi olan kadınlar hayallerindeki işlerin peşine koşuyor. Ve birçoğu da bu konuda başarılı oluyor.
Bizler bu sefer başarı hikayesinden çok kadın girişimciler için tavsiyelerde bulanacağız. Bu işe başlamak isteyen ya da yeni adım atanlar için bilgilendirici bir rehber olacağını düşünüyorum.
İşyeri açma kredisi almak kolay mı? Kredi başvuruları nasıl sonuçlanır? Faizsiz işyeri açma kredisi nasıl alınır? Daha fazla soru ve sorunlarla ilgili cevabı bu yazımızda bulabileceksiniz.
Yeni işyeri açmak isteyenler için en büyük sıkıntı sermayenin olmayışıdır. Sermayesi olmayan girişimciler bu konuda ne yapacaklarına bir türlü karar veremezler. İşyeri kurmanın en büyük problemi maliyetler olmuştur. İlk defa bir işe girişecek olanlar için ciddi sorun oluşturabilir. Belli bir sermayesi olanlar bile yeteri kadar paraya ulaşamadıklarından dolayı istedikleri işi bir türlü kuramazlar.
Ofis açmak girişimcilerin gözünde bir hayli fazla büyür. Şirket kuran kişiler ofis açmanın kolay olmadığını düşünür. Tam aksi işleri yeteri kadar düzenli yaptığınız sürece ofis açmanın ne kadar kolay olduğunu görebilirsiniz. Ancak ofis açarken belli başlı kurallara uymakta fayda var. Aslında bunlar kural değil, bir nevi öneri olarak da düşünülebilir. Fakat bu öneriler sayesinde ofis kurma işlemleri daha basite inebilir.
Start up ekosistemi ve girişimcilik dünyasında faaliyet gösteren işletmelerin dijital teknolojileri kullanmaları iş verimliliği açısından oldukça önemli bir etkendir. Girişimciler tarafından kullanılan dijital araçlar hem iş süreçlerinin kolaylaştırılması hem de zaman verimliliğinin arttırılması gibi avantajlar sağlarlar. Bu bağlamda girişimcilerin kendi ihtiyaçlarına uygun dijital araçları değerlendirebilme konusunda tüm yetkinliklerini kullanmaları gerekir. Peki, yeni şirket kurmak isteyen girişimciler hangi araçları kullanabilir? Bu gibi dijital araçlar girişimcilere ve start up kurmak isteyenlere ne gibi avantajlar sağlar. İşte dijital araçların etkin kullanılması ile alakalı önemli detaylar:
Son zamanlarda çok sık duyduğumuz bir terminoloji olan "start up" terimi; mevcut bir pazarda belirgin bir ihtiyacı gidermeye yönelik fikirlerle geliştirilen iş modelleri olarak tanımlanır. Start up kurma sürecinde bu iş modelleri detaylandırılarak yatırımcı görüşmeleri yapılır ve kurulacak olan işin kurumsallaştırılmasına yönelik adımlar atılır. Bu noktada, start up fikri geliştirmek isteyen kişilerin hem mevcut piyasa yapılarını analiz ederek fırsatları değerlendirmeleri hem de fikirlerini detaylandırarak yatırımcı ağları ile diyalog kurmaları gerekmektedir.
Yeni ekonomik düzende girişimci olmak bir takım zorunlulukları ve hassasiyetleri de beraberinde getiriyor. Yeni piyasa koşullarına adapte olabilmek ve piyasanın ihtiyaçlarına yanıt verebilecek bir iş modeli geliştirmenin yolu ise inovatif ve yarıtıcı iş fikirleri bulmaktan geçiyor. İnovasyon kelime anlamı ile daha önce düşünümemiş bir fikrin pratik değer kazanması ile ortaya çıkan yenilik olarak tanımlanır.
Avantajları ve kapsamında bahsetmeden önce franchise nedir sorusuna yanıt vermek daha doğru olacaktır. Bu doğrultuda bayilik modeli olarak da değerlendirilen franchise modeli; sermaye sahiplerinin ve girişimcilerin markalaşmış yapılardan mağaza veya bayilik alabilecekleri bir model olarak tanımlanır.
Yatırım açısından uygun olması ve stratejik temelli bir sistem olması gibi özelliklerinden bahsetmeden önce "Franchise nedir?" sorusuna yanıt vermek gerekir. Literatürdeki tanımı ile Franchise kavramı, bayilik sistemi ile çalışan ve operasyonlarını perakende üzerinden yürüten markaların "bayilik kullanım hakkını" kiraladıkları bir sistem olarak tanımlanır. Bu noktada Franchise sistemi, bünyesinde hem markalar için hem de sermaye sahipleri için ciddi avantajlar barındırır.
Türkiye'de girişimci olmak, maliyet kaygıları ve yatırım bulma zorluğu gibi nedenlerden dolayı oldukça çetrefilli bir süreç olarak öne çıkar. Bu noktada, Türkiye'de girişimci olmak isteyenlerin dikkat etmeleri gereken birçok etken olduğu söylenebilir. Özellikle finans ekseni düşünüldüğünde, ofis ve işçi bulma maliyetleri iş kuracak olan girişimciler için en zorlayıcı başlıklar arasında yer alırlar. Bunlar arasında da şirket adres gösterme ve ofis kiralama gibi zorunluluklar, şirket kurmak maliyetlerini en çok yükselten etkenlerdir.
İşlevsellikleri ve ergonomik kullanımları ile öne çıkan paylaşımlı ofisler, maliyetler ve avantajlar düşünüldüğünde en avantajlı opsiyonlar arasında yer alıyor. Hazır ofis paketleri, özellikle maliyet kaygısı olan orta ve küçük ölçekli işletmeler tarafından tercih ediliyor. Tüm bunların yanı sıra paylaşımlı ofis modelleri, işletmelere özel ofisler, çalışma alanları veya paylaşımlı alanlara erişim gibi olanaklarla her bütçeye uygun seçenekler sunuyor. Bu bağlamda, şirketler veya girişimciler sahip oldukları bütçe değerlerinde farklı seçeneklere odaklanan paylaşımlı ofis paketlerini tercih edebiliyorlar. Genel olarak düşünüldüğünde ise paylaşımlı ofisleri tercih eden kurumsal şirketler için öne çıkan avantajlar şu başlıklar dahilinde detaylandırılabiliyor:
Günümüzün en sıcak trendlerinden biri olan girişimcilik, insanların yeni iş fikirleri ve fırsatlar aramaya girişmesinin arkasından ana etkenlerden biri. Bu bağlamda, girişimci yönünü kuvvetlendirmek ve girişimciliği hobiden ziyade iş olarak yürütmek isteyenler de bir takım fırsatlar aramaya devam ediyorlar. Dijital teknolojilerin yükselmesiyle birlikte ortaya çıkan fırsat alanları girişimciler için de birçok yatırım avantajını beraberinde getiriyor. Fakat sermaye sorunsalı gibi problemler, sadece yeni başlayanlar için değil tüm girişimciler için de en önemli sorunlardan biri olarak değerlendiriliyor.
Kelime kavramı ile yeni iş fırsatlarını değerlendirmeye yönelik faaliyetler bütünü olarak adlandırılan girişimcilik, problem vadeden durumlardan fırsat sağlayabilme kabiliyeti olarak da tanımlanabilir. Bu noktada girişimcilik yönünü geliştirmek isteyen yeni adaylar için de birçok avantajın olduğunu söylemek doğru olacaktır. Özellikle girişimcilik eğitimleri, girişim çalışma grupları ve girişimcilik seminerleri gibi aktiviteler; adaylar için öne çıkan uygulamalar arasında yer alır.
İş Sağlığı ve İş güvenliği'ni sağlamak bir işverenin en önemli sorumluluklarından biridir. Bu yazımızda işverenin yükümlülükleri ve iş sağlığı ve iş güvenliğinde eğitimin önemini ele aldık.
İş sağlığı ve iş güvenliği alanında işverenin sorumlukları kadar personelinde yükümlülükleri bulunmaktadır. Bu yazımızda bu konuları ele aldık.
